41 - İmgeme
İmgeme
Bu 30’umun ilk şiiri.
Yeğenim de 2 yaşına girdi.
Ama elimde sadece sana uzatmak istediğim özlem
ne anneliğin,
ne başka metanet,
ne başka konu.
Ankara'dan döndüm İmgem,
lacivert yağdı
doygun doygun.
Donmuş gölün müsterih balığıydım bir nevi,
Ankara yıllardır varmayan istasyon,
orada üç bardak tersti.
--
"Cemre," demiştin,
"bensiz, sırf kızımı görmek için geliyor”.
Ben ise
Bilkent'teyim;
13 yaşında bir çocuk,
15 yaşında dostuna
Virginia Woolf alıyor.
Üç tabak kirlenmemişti.
Ben Meşrutiyet’tim dolmuş çıkışı,
midyeleri pilavlı doğmuş 14 yaşında çocuk,
Kızılay'da kayıp bir üst geçit,
on altıya henüz girmemiş dostumu bekliyorum.
16 yaşın yaz tatili,
kedili teyze hikayeni dinliyorum perden aralık.
Sesin Batıkent’in en güzel tabiat olayı,
kendi sesinden okuman için yalvarıyorum.
Çıkıp Bedo’yla basket oynuyorum.
Süt hala leblebiyle içilir akşamüstü.
Lisede nefesimizi tutarız.
Hacettepe’ye yekpare soluk alırız.
--
18imde üniversiteye giderim,
seni, annemi, babamı, kardeşimi özlerim.
Skype yetmez, Polonya’ya gelirim.
Baltık’ın kendisi kaynayan ıhlamur olur,
dedikodun dedikodum.
Kış kaldırımın altını çiçek oyar.
Gdansk’ın orduları kara abluka,
dostunun dansını anlatırsın bana,
derslerini anlatırsın,
okulu ve sonrasını anlatırsın
Avrupa’nın raylarında karlar erir.
Noel sofranda aile buluruz yine.
---
Londra’da peşpeşe bunlar geliyor aklıma;
Wembley’de gece eve yürüyorum şimdi
Mağrur göç etrafım
hava kararmıyor.
Oxford daha küçüktü
seninle her konuştuğumda:
5 milyon sığdırıyordum içine.
Seni her aradığımda yeğenim büyüyordu,
Ankara’da üç sandalye boştu,
Kanada’da her gün kar yağar.
--
Demem o ki,
küçük İskender vari,
“her uzaklık bir yakınlıktır”
gibi bir şey diyebilirim sana,
ama üç yaprak bile düşse önüme
anıyorum sizi.
Her sabah metroya binmeyi seviyorum burada.
Güneş olduğundaysa
yüzüm güneşin en eski mevsimi.
Elimde kahve, kahvem derin bir nefes.
Ilık olduğunda rüzgar bile martılara inanır.
Kardan da isterim aynı etkiyi.
Metroya bindim şimdi üç boş koltuk,
evde uzandım şimdi aileni düşünürüm,
üç kıta sizi düşünürüm
Ankara’da üç bardak boştu,
İmgem, ben hala o dolmuştayım.
Bu 30’umun ilk şiiri,
burada güneş oldu mu seninle içiyorum.
Aramızda 4000 mil olduğunda bile,
kızın, kocan,
ve seninle büyüyorum.
17-20 Şubat 2025
Comments
Post a Comment